BES’TE DÖVİZE YATIRIMIN RİSKLERİ
Son dönemde döviz piyasaları çok hareketli. Hane halkları, her aşağı yönlü harekette döviz talep ediyor. Bireysel emeklilik tarafında katılımcıların döviz talebini karşılayabilecek üç fon türü bulunuyor. Bunlardan biri kamu dış borçlanma araçları fonları iken, diğeri kıymetli maden fonları. Gerçi, kıymetli maden fonları olarak genel bir sınıflandırma söz konusu ama sistemdeki kıymetli maden fonlarının (katılım fonları dahil olmak üzere) hepsi altın fonu. Hali hazırda sistemde gümüş, bakır, platin gibi kıymetli madenlere veya bunların karmasına yatırım yapan bir fon bulunmuyor. Üçüncüsü ise yabancı ülkelerdeki hisse senetlerine ve borçlanma araçlarına yatırım yapan değişken fonlar. Değişken fonlarda ağırlıklı olarak döviz cinsi varlıklara yatırım yapan fon sayısı çok kısıtlı. Ancak değişken fonların çoğu dövize dayalı varlıklara da yatırım yapıyor.
EN BÜYÜK FON GRUBU ALTIN
6 Mayıs 2021 tarihi itibariyle sistemde dış borçlanma araçları fonlarının toplam portföyü 5,597 milyon seviyesindeyken, kıymetli madenler yani altın fonları ise 38,840 milyona ulaştı. Altın fonları aynı zamanda sistemin en büyük fon grubu. Peki, ne oldu da altın fonları ve kamu dış borçlanma araçları fonları arasında talep yönünden böylesi bir ayrışma var. Bankacılık tarafındaki döviz talebi bireysel emeklilik tarafına neden altın fonu olarak yansıyor? Üstelik kamu dış borçlanma araçları fonlarının portföyündeki varlıklar döviz bazında faiz getirisi sağlarken, altın fonlarının içerisindeki külçe altının hiçbir getirisi bulunmadığı halde.
KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI FONLARI
Bireysel emeklilik sistemindeki kamu dış borçlanma araçları fonları, portföylerine en az %80 oranında kamu tarafından yani TC Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından döviz cinsinden (dolar-euro) ihraç edilmiş borçlanma araçlarını, diğer adıyla Eurobond alıyor. Yani bu fonların portföyünde yabancı hisse senedi veya yabancı ülkelere, şirketlere ait borçlanma araçları bulunmuyor. Kamu dış borçlanma araçları fonlarına yatırım yapan katılımcılar, dolaylı olarak kamuya döviz cinsinden borç vermiş oluyorlar ve hem döviz bazında faiz geliri hem de dövizin yükselişinden gelir elde ediyorlar.
Ancak bu fonların gelir kalemi olan dövizin yükselişi ve faizlerinin düşüşü neredeyse hiçbir zaman aynı anda gerçekleşmiyor. Dövizde yükseliş olduğunda, portföydeki döviz cinsinden borçlanma araçlarının faizleri de yükseliyor. Döviz yükselişinden oluşacak gelirin bir kısmı faizlerin yükselişi nedeniyle (hatırlayalım, faizler yükseldiğinde faize dayalı varlıkların değeri düşer.) geri veriliyor. Piyasalar normalleşip portföydeki Eurobond’ların faizleri düştüğünde, dövizin ateşi sönüyor ve portföydeki varlıklar bu kez de, dövizin yükselişinden elde ettikleri karın bir kısmını geri veriyor. Dövize dayalı kamu borçlanma araçlarının faizi ile dolar/TL arasındaki aynı yöndeki korelasyon nedeniyle dövizdeki dalgalanmalar baz alınarak alım-satım zamanlaması yapmak bu fonlarda çok zor, hatta imkansız.
ALTIN FONLARI
Altın fiyatları uluslararası piyasalarda dolar cinsinden belirlendiği için BES’teki altın fonlarına yatırım yapmak aynı zamanda dolar bazında yatırım anlamı taşıyor. Altın fonlarının geliri hem altının ons bazında yukarı yönde hareket etmesinden, hem de doların TL karşısında değerlenmesinden oluşuyor. Altın fonlarının bir diğer gelir kalemi de, altına dayalı kira sertifikalarının getirisi. (Altına dayalı kira sertifikaları da TC Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ihraç ediliyor.)
Altın fonlarında, dolar/TL’nin ve altının ons bazındaki hareketlerine göre dört farklı şekilde risk ve getiri oluşabilir:
-Doların/TL’nin yükselişte olduğu dönemde uluslararası piyasalarda altının ons bazında değeri düşerse dövizin yükselişinden elde edilen karın bir kısmı, tamamı veya daha fazlası geri veriliyor.
-Dolar/TL’nin düşüşte olduğu dönemde altının ons fiyatı yükselirse, dövizin düşüşünden kaynaklanan gelir kaybının bir kısmı, tamamı veya daha fazlası altının ons fiyatının yükselişi nedeniyle yerine konulabiliyor.
-Dolar/TL’nin düşüşte olduğu dönemlerde altının ons bazında fiyatı da düşerse, altın fonlarındaki değer kaybı çok hızlanıyor.
-Ancak hem altının ons fiyatı, hem de dolar/TL aynı anda yukarı yönlü hareket ederse, altın fonları dolar TL’nin yükselişinin üstüne, onstan da gelen pozitif etkiyle daha fazla kar elde ediyor.
Görüldüğü gibi, yukarıda kamu dış borçlanma araçlarının sahip olduğu dolar/TL riski altın fonlarında da söz konusu. Ancak altın fonlarında gelir yaratan dolar/TL’nin yükselişi ve altının ons bazında yükselişi birbirinden bağımsız iki unsur. Kamu dış borçlanma araçlarındaki dolar/TL’nin yükselişiyle faizlerin yükselişi arasındaki korelasyon, altının ons fiyatı ile dolar/TL arasında bulunmuyor. Bu da, muhtemelen altında alım-satım zamanlaması yapılması konusunda katılımcılara fırsat verdiğinden BES’te altın fonları, kamu dış borçlanma araçları fonlarına nazaran daha hızlı büyüyor.