HİSSE FONLARIN GETİRİSİ BORSAYI GEÇTİ

Oct 10

Oct 10 HİSSE FONLARIN GETİRİSİ BORSAYI GEÇTİ

Son dönemde borsadaki hareketlilik, bireysel emeklilik sisteminde hisse fonlara yaradı. Hisse senedi yatırımlarının toplam BES portföyü içindeki ağırlığı arttı. Genelde yüzde 13-15 aralığında değişen hisse senedi yatırımları yüzde 17,35 seviyesine (31.10.2022 itibariyle yüzde 18,47) çıkarak belki de tarihindeki en yüksek seviyeye ulaştı. Yıllık bazda CHH-Cigna Hayat Birinci Hisse Senedi Fonu yüzde 214’lük getirisiyle göz kamaştırırken, hisse fonlar içinde en düşük getiri yüzde 73 ile BHT-Anadolu Hay. Teknoloji Sektörü Hisse Sen. Fonunun oldu. Aynı dönemde BİST 30 yüzde 157, BİST 100 yüzde 152, dolar/TL paritesi yüzde 109 ve altın yüzde 101 getiri sağladı. Yıllık olarak yüzde 83,45 oranında artan enflasyon ise çok yüksek görünen bu getirileri törpüledi.

HİSSE FONLARA ARTAN İLGİ

Son bir yılda borsanın yükselen eğilimi BES katılımcılarını da cezbetti. Katılımcılar bir taraftan toplam portöylerindeki hisse senedi fonu ağırlığını artırırken, bir taraftan da katkı payları ile hisse fon alımına devam ediyorlar. Yılbaşından bu yana hisse fonlara yaklaşık 2,3 milyar TL para girişi olurken, borçlanma araçları fonlarından yaklaşık bir milyar, para piyasası fonlarından yaklaşık 3,4 milyar para çıktı. Faizlerin düşüşü ile getirisi iyice azalan para piyasası fonlarından çıkan katılımcılar bir anlamda riski yüksek ama getirisi de yüksek olan hisse senedi fonlarına geçerek, getirilerini artırmaya çalışıyorlar.

AGRESİF DEĞİŞKEN FONLAR REVAÇTA

Katılımcıların risk alma iştahı agresif değişken fonlara yönelen bir ilgi oluşturuyor. Muhafazakar temkinli fonlar, dengeli değişken fonlar ve atak/dinamik değişken fonlarda para çıkışı izlenirken, agresif değişken fonlar hem para girişiyle hem de değer artışlarıyla büyüyen fon grubu oldu. Ancak yılbaşından bu yana toplamda 4 milyar civarında büyüme yakalayan agresif değişken fon grubu, değişken fonların içerisinde halen en küçük grup (yüzde 15) olmaya devam ediyor. Değişken fon grubunda atak/dinamik değişken fon grubu yüzde 38’lik pay ile katılımcıların değişken fon tercihlerinin orta risk seviyesinde yoğunlaştığını gösteriyor.

ALTIN FONLARI GÖZDEN DÜŞTÜ MÜ?

Bu yıl altın yılı değil. Altın dolar/TL’nin yükselişinden güç alsa da ons bazında değer kaybettiği için TL bazında yatay hareket etmeye devam ediyor. Peki, bu durum altın fonlarına yatırım yapan katılımcıları vazgeçirmiş olabilir mi? Rakamlar katılımcıların halen altın fonlarına yatırım yapmaya devam ettiğini gösteriyor. Altın yatırımı BES portföyünün en büyük bölümünü oluştururken, yılbaşından bu yana yaklaşık 10 milyarın altın yatırımına aktığı izleniyor.

BEFAS ETKİSİ

BEFAS platformu sayesinde katılımcılar kendi sözleşmelerinin olduğu şirketin fonlarının dışındaki fonları da alabiliyorlar. Her ne kadar henüz, bütün emeklilik planları bütün fonlara açık olmasa da katılımcılar başka şirketlerin fonlarına oldukça yoğun ilgi gösteriyor. Katılımcıların en çok ilgi gösterdikleri fonlardan ilki ATE-Anadolu Hayat Em. İş Bankası İştirak Endeksi Fonu iken, CHH-Cigna Sağlık ve Hay. Birinci Hisse Senedi Fonu ikinci ve AVR-Agesa Hayat Teknoloji Sektörü Yabancı Değ.Fon üçüncü sırada yer alıyor.

Zeynep Candan Aktaş

Bireysel emeklilik, benim için çalışma hayatı boyunca farkında olmadan temellerini attığım, sistem uygulanmaya başlayınca, tam da bu temellerin üstüne oturan bir yapı. Amacım ne sistemi yermek ne de övmek. Ama şunu biliyorum: Bizim gibi ülkeler dünyanın para bolluğuna boğulduğu geçtiğimiz 15-20 yılı yatırım yerine, tüketerek geçirdi. Borcu olmayanlar neredeyse parmakla gösterilir oldu. Önümüzdeki dönem bu borçların ödenme zamanı gelecek. Ancak biz halk olarak tasarruf yapmıyoruz, yapamıyoruz. Bunun nedenleri farklı olsa da gerçek şu ki, artık biriktirmek zorundayız. Bu bireysel emeklilik yoluyla olur, şahsi yatırımlarla olur, altın alarak olur, bankada mevduat yoluyla olur, dövizle olur… Herkesin kendi tercihi. Ben burada bireysel emeklilik sistemi içindekilerin sistemi tanımasını, sistemden nasıl daha fazla verim alabileceğinin yollarını, katılımcının lehine ve aleyhine olabilecek gelişmeleri yazmak, duyurmak istiyorum. Bu arada katılımcılar da sistemle ilgili düşüncelerini, sistemden beklentilerini, kendileri için olumlu ve olumsuz yönleri, merak ettikleri soruları yazarlarsa, bunları tartışırız, elimizden geldiğince sorulara cevap veririz ve en önemlisi belki ilgililere, yetkililere sesinizi duyurabiliriz.

Teknik analiz ise daha Türkiye’de teknik analizin ‘T’si ortalarda yok iken, kareli defter yapraklarını birbirine ekleyerek oluşturduğum grafiklerle başladı. 1990’dan beri fiyatların hareketini merak ediyorum ve anlamaya çalışıyorum. Bunun için okuyor, araştırıyor ve bildiklerimi piyasada test ediyorum. Kazandığım da oluyor, kaybettiğim de. Ancak artık şunu net olarak biliyorum, piyasalarda kazanmanın tek yolu kendinizi tanımak ve kendi kapasitenizde riskler alabilmektir. Kapasitenizi aşan risk sizi uyutmaz, kapasitenizin altındaki risk de kazandırmaz. Bu dengeyi kurabilir, üstüne de teknik analiz yöntemlerini uygulayarak alım-satım zamanlarını ve fiyatlarını öngörebilirseniz, kazanmamanız için bir sebep kalmaz.

Yaklaşık 20 yıldır ekonomi dergilerinde, gazetelerde piyasaya ilişkin öngörüler, gerçekleşmeler, teknik analiz grafikleri üzerinden yorumlar yazıyorum. Bunlar arasında Trend Dergisi, Yeni Yüzyıl, Radikal, Ekonomik Bülten, Tekborsa, Gazete Vatan, Milliyet, gibi birçok dergi ve gazete var. Halen bireysel emeklilik ile ilgili yazılarım Para Dergisinde, Teknik analiz ile ilgili yazılarım Ekonomist dergisinde yer alıyor.

Ayrıca teknik analiz ve bireysel emeklilik alanında gerek sınıf içi gerek internet üzerinden eğitimler veriyorum. www.borfin.com.tr adresinde başlangıç düzeyinde teknik analiz eğitimim ve bireysel emeklilik eğitimlerim mevcuttur.